Kortizon Hastalýðý nedir - Kortizon Hastalýðý belirtileri nelerdir



Kortizon, böbrek üstü bezinin kabuk bölgesince salgýlanan, iltihaplanma önleyici özellikleri olan hormondur.

Kortizon, hastalýðýn þiddetine göre, doktor tarafýndan sürekli izlenilerek, yerinde ve belirli miktarlarda alýnmadýðýnda ciddi ve geri dönüþü olmayacak hastalýklara yol açabilmektedir. Kortizon fazla kullanýldýðýnda, obezite (aþýrý þiþmanlýk), kemik erimesi gibi hastalýklara yol açabildiði gibi vücudun hormonal dengesini de bozabilmektedir.

Kortizolün 1937'de E. Kendall ve Wintersteiner tarafýndan keþfedilmesi ve ilk kez 1938'de T. Reichstein tarafýndan sentezlenmesi, 1948'de Ph. S. Hench'nin bu maddeyi romatizmal eklem inflamasyonu olan bir hastayý tedavi etmek üzere ilk kez kullanmasýna olanak saðlamýþtýr. Kortizol, kortikosteroidler olarak bilinen (günlük konuþmada basitçe kortizon olarak söz edilen) bir hormon sýnýfýna dahildir. Hormonlar vücudun kendi mesaj taþýyýcýlarýdýr. Kelime kökeni Yunanca'dan gelmektedir ve "harekete geçirmek" anlamýný taþýr. Hormonlar genellikle bir uyarýya yanýt olarak özel bezlerden serbestleþirler ve vücuttaki hedeflerine kan içinde taþýnýrlar. Daha sonra hormonlar hedef organlarýnda çeþitli metabolik süreçleri kontrol altýna alýrlar. Kortikosteroidlerin güçlü ve hýzlý anti-inflamatuvar etkisi akut ve kronik inflamatuvar hastalýklarýn tedavisinde hýzlý bir ilerlemeye yol açmýþtýr ve üç kaþifine 1950'de "Nobel Ödülü" kazandýrmýþtýr.

O zaman bile kortikosteroidlerin istenen aktivitelerine istenmeyen yan etkilerin eþlik ettiði saptanmýþtýr. Zamanla kiþiler kortikosteroidlerin kullanýmýnýnýn hedefe yönelik olmasýna çabalamýþ ve ayrýca kullanýmlarýný sýnýrlandýrarak yan etkilerden olabildiðince nasýl uzak kalýnacaðýný öðrenmiþlerdir.

Kortikosteroidler ile tedavi inflamatuvar barsak hastalýðý olan hastalar için de önemli bir ilerleme saðlamýþtýr. 1950'lerde bu hastalarýn yaþam beklentisi oldukça azalmýþtý, çünkü hastalýðýn ciddi akut alevlenmeleri için hiç bir etkili tedavi bulunmamaktaydý.

Bu nedenle, pek çok genç hasta hastalýklarý nedeniyle ölmekteydiler. Kortikosteroidlerin kullanýma girmesi Crohn ve ülseratif kolit hastalarýnýn yaþam beklentilerini neredeyse normal deðerlere getirmiþtir. Bugün için kortikosteroidlerle ana tedavi hedefi; bu ilaçlarý hastalarýn yüksek yaþam kalitesine sahip olacaklarý þekilde kullanmaktýr.

"Kortizon korkusu" halkta ve ayný zamanda inflamatuvar barsak hastalýðý bulunan bir çok hastada yetersiz bilgi varlýðýndan kaynaklanan ciddi bir sorundur.