Bilgilendirme : Bu konu 3754 gün önce başlatıldı . Konu başlangınç tarihi güncel değilse Konu güncelliğini yitirmiş yada bu konu ile ilgili son cevap yazılmış olabilir. Eğer yazınız doğrudan bu konu ile ilgili değil ise yeni bir konu başlatmanızı tavsiye ederiz....
Ey Kalbim!!!
Kuyularda mı kaldın, ''Yusuf'' gelir üzülme.
Ateşlere mi daldın ''İbrahim'' gelir üzülme.
Dalgalar mı boğuyor ''Yunus'' bulur üzülme.
Güneş yakmaya mı başladı ''Şems'' gelir üzülme....
Yaraların mı çoğaldı ''Eyyüp'' gelir üzülme.
Bütün kapılar mı kapandı;
Bir kapıyı kapatan bin tane açar üzülme!!!
Bu konu 194308 kez görüntülendi 198 yorum aldı ...
Hüzünlü Mısralar...
5,00
194308 Reviews
-
25.Ağustos.2015, 02:35
#1
- Offline
Uye No : 18487
Hüzünlü Mısralar...
Ey Kalbim!!!
Kuyularda mı kaldın, ''Yusuf'' gelir üzülme.
Ateşlere mi daldın ''İbrahim'' gelir üzülme.
Dalgalar mı boğuyor ''Yunus'' bulur üzülme.
Güneş yakmaya mı başladı ''Şems'' gelir üzülme....
Yaraların mı çoğaldı ''Eyyüp'' gelir üzülme.
Bütün kapılar mı kapandı;
Bir kapıyı kapatan bin tane açar üzülme!!!
-
27.Ağustos.2015, 23:33
#25
- Offline
Uye No : 18487
Her günahta küfre giden bir yol varsa,
ilk cam kırığını onarmamaktandır bu.
Masum görünen her hata, her günaha yaklaşış,
bir büyük günaha doğru sürüklüyorsa bizi,
ilk atılan çöpü kaldırmamaktandır bu.
Özür dilemeye değmez gördüğümüz küçücük bir cam kırığı,
bizi özür dileyemez bir kırıklığa mahkum ediyor...
Değil mi?
( Senai Demirci )
-
-
27.Ağustos.2015, 23:34
#26
- Offline
Uye No : 18487
AŞK kalbin ALLAH'a ''evet'' demesidir. Kalbin aradığı ALLAH olduğu için
Başka bir şeye ''evet'' demesi mümkün değildir.
AŞK ihtiyacı olmayanın sıfatıdır.
O'ndan başkasına âşık olmak asılsız bir hevestir…
İnsan, çok şeyi sevdiği gibi helalini de sevebilir.
Fakat insanın elinin görme kabiliyeti olmadığı gibi
Kalbinin de ALLAH'tan başkasına âşık olma özelliği yoktur.
''Çünkü insanın kalbindeki sınırsız sevgi,
Sonsuz bir güzelliğe yönelmek için verilmiş,
İbresi Onu bulmak üzere programlanmıştır.''
Ona bakmayan ibre bozuktur. Fani mahlûk,
Kâinatın fihristi olan o kalbin ihtiyacına cevap veremez, açlığını doyuramaz.
Kalp Mutlak güzelden başkasına razı olmaz…
__________________
-
27.Ağustos.2015, 23:34
#27
- Offline
Uye No : 18487
Yusuf Hâlâ Kuyuda...
Bir adın kaldı o da güz.
Ne zaman bir şarkıya değse ellerim hüzün akar yamacımdan.
Hüzün akar bütün bir evren. Sararır bütün başaklar.
Bir adın kaldı o da güz.
Dün gece rüyamda Yusuf’u gördüm.
Yüzü asıktı.
Yolunda gitmeyen bir gidişattan söz ediyordu.
"Yürümem" dedi.
Bir adın kaldı o da güz.
Şikâyet ellerimde yaralar açıyor.
Yokluğun yaralar varlığımı.
Yoksun.
Varlığı olanların elleri çamur…
Ne kar ne dolu ne yağmur.
Hiçbir şey ellerimden kayan kadar, hiçbir şey?
Bir adın kaldı o da güz.
Çocuklar da büyüdü.
Yaklaştı ikindi. Namaza kalkan yok.
Yusuf'u çağırdım. "Kuyudayım, şimdilik olmaz! Dedi.
"ne zaman olacak?" dedim.
Yüzün aldı yürüdü.
Bir adın kaldı o da güz
İçime baktım. Camiye benziyordu.
Cami musallaya...
"Yusuf" dedim! Peki ya bu cenazeyi kim kaldıracak?" dedim.
"Bizim gezegende" dedi Yusuf "adın kaldı bir".
Oysa bilmiyordu ki:
Bir adın kaldı o da güz.
"Hiçbir şey ellerin kadar, katrana bulamaz yüzüm, Yusuf" dedim.
"Hayat" dedi Yusuf, "bir kuyunun dar ağzı kadar;
Nazar kuşanan fettan bir kadının hüznü kadar ellerimizi yoklamaz.
Ve zaten biz ki yani insan her sabah çarmıhların sivri uçlarından
Kanat vurup yüreklerini kanırtan bahar."
"O zaman" dedim "gün geçtikçe kanlanan ellerini yıka
Ve bize ikindi namazını kıldır" dedim.
Yüzüme baktı, baktı, şaşırdı Yusuf.
Bir adın kaldı o da güz.
Anladım ki o zaman senden geriye adı kalan
Ne Yusuf ne kuyu ne bahar!
Hiçbir şey ellerinden,
Hiçbir şey ardında bıraktığın kırık mısradan başka yok.
Ve aydınlık yüzünden
Ve ihtiyar adından başka hiçbir şey kalmadı izleğimde.
O da güz…
-
27.Ağustos.2015, 23:35
#28
- Offline
Uye No : 18487
.../..Bir EfkarLı Kahve LütFeN.. ŞekerLi oLsuN;
NasıL oLsa Acısı Kırk YıL Burnumuzdan GeLiyoR..
"Hatır" diye "Kahır" YudumLuyoruz.../..
-
27.Ağustos.2015, 23:36
#29
- Offline
Uye No : 18487
KOŞAN günler, kaybolan günler, âşıklarını ardından ağla¬tan günler...
Hepsi, her gelişinde birşeyleri beraberinde geti¬rirler,
Ama “Tadına doyan var mı?” demeden, getirdiklerini alır ***ürürler.
Günlerden nice ömürler olur; günlerle bera¬ber nice ömürler ölür.
Gönlümde hüzün var, yaklaştı akşam
Ömrümün güneşi zevale döndü.
Akşamları sevmek belki çare olurdu
—şafakla beraber o da çekip gitmeseydi!-
Ama dünyada beni bırakıp gitmeyecek ne var,
Söyler misi¬niz dünya âşıkları?
En güzeli bahardı; şimdi kefenine bürünmüş yatıyor.
Niye durmadı buralarda? Durmayacaksa niye geldi?
Ar¬dından ağlatacaksa eğer, niye yüzüme gülüp durdu çiçekleriyle?
Öyle bir gaddarlık, böyle bir güzelliğin arkasında ken¬dini nasıl sakladı?
Yeşil tomurcuğun içinden fışkıran pembe gül, solacağını niye haber vermedi?
Penceremin önünde cıvıl cıvıl öten serçecik, öleceğini niye söylemedi?
Yoksa söyledi de ben mi işitmedim?
-
27.Ağustos.2015, 23:37
#30
- Offline
Uye No : 18487
Ya Rabbim…
Yine bu aciz yürek Seni sayıklar…
Ulaşır mı nefesim varlığının derin menbaına?
Sözlerim hükmünü yitirmiş biçare feryadımı gölgelerken,
Kem gözlerden uzak küçük adımlarla,
Biraz mahcûb Biraz utangaç Dizginlenemeyen,
İçin de SEN olan duyguların varlığı ile yol alır âlem-i manada.
Ya Rabb!
Her biri, bir ben diyen azalarımı hangi kör kuyularda terbiye edeyim?
Dilim, Sen Sen derken,
Bu düşman bildiğim nefsimi hangi ateş deryalarına atayım?
Kıymetlimsin...
Kimyasını çözemediğim toprağım, cennetini arar.
Yıldızlar bakışlarını siyahî afet-i devrana kilitlemişken,
Gözlerim sende ayak diretir.
Döşekler sererim sinemin otağına,
Katmerlenmiş, eli ayağı çekilmiş her bir duygu, yüreğimin karasını siler.
Rabbim…
Yüz görümlüğü bekleyen aciz yanlışlarım,
Hakikat karşısın da neden bu kadar aheste?
Nefesimden katre katre,
Kelimeler ülkesinin Sultanına arz-ı endam ediyorum.
Kaybetmekten korkuyorum Ya Rab…
Tövbelerime tövbeler ekleyip,
Avuç içlerime dökülen arsızlığımı,
Dilime düşen kuş tüyü emellerimi
Dağılıp bin parçaya ayrılan aciz bir beni, derleyip toparla ya RAB..
-
28.Ağustos.2015, 14:49
#31
- Offline
Uye No : 18487
Hintli bir adam suda bata çıka ilerlemeye çalışan bir akrep görür.
Onu kurtarmaya karar verir ve parmağını uzatır ama akrep onu sokar.
Hintli tekrar akrebi sudan kurtarmaya çalışır ama akrep onu tekrar sokar.
Yakınlardaki başka birisi ona, onu sürekli sokmaya çalışan akrebi
... kurtarmaya çalışmaktan vazgeçmesini söyler.
Ama Hintli adam söyle der:
"Sokmak akrebin doğasında vardır.
Benim doğamda ise sevmek var.
Neden sokmak akrebin doğasında var diye
kendi doğamda olan sevmekten vazgeçeyim?"
Sevmekten vazgeçmeyin.
İyiliğinizden vazgeçmeyin.
Etrafınızdaki akrepler sizi soksalar da…
-
28.Ağustos.2015, 14:50
#32
- Offline
Uye No : 18487
Suçlu olan sadece doğruları söyleyen
Ve mutluluk dileyen bu dilim ise SUSTUM...
Artık söz söylemek ve haklı olmak haksız olanların hakkı ise...
O hak olanı hak sahiplerine vermek için SUSTUM...
Dünyada olup yaşayarak dilin zehirini saçmak evla ise...
Ben dünyada değil sözümü ahirette söylemek için SUSTUM...
Konu Bilgileri
Bu Konuya Gözatan Kullanıcılar
Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)
Bu Konudaki Etiketler
Yetkileriniz
- Konu Acma Yetkiniz Yok
- Cevap Yazma Yetkiniz Yok
- Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
- Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
-
Forum Kuralları