PEYGAMBER EFENDÝMÝZ (SAV)'ÝN YÜRÜYÜÞ ÞEKLÝ

Ebu Hüreyre (ra) anlatýyor:
"Ben Resulullah Efendimizden daha güzel birisini görmedim; sanki güneþ, onun mübarek yüzünde devrediyor gibiydi. Peygamber Efendimiz (sav)'den daha hýzlý yürüyen birisini de görmedim; yürürken adeta yeryüzü ayaklarý altýnda dürülürdü. Bizler, arkalarýndan giderken, geri kalmamak için büyük çaba harcardýk."
Hz. Ali'nin torunlarýndan Ýbrahim b. Muhammed (ra), "Dedem Hz. Ali, Resulullah Efendimizi tanýtýrken þöyle derdi: "Resulullah Efendimiz, yürürken, adeta yokuþ aþaðý inercesine, ayaklarýný sertçe kaldýrýrlardý"diyerek, Peygamberimiz (sav)'in rahat bir yürüyüþü olduðunu belirtmiþtir.
Hz. Yezid Ýbni Mirsad (ra) ise þöyle demiþtir:
"Yürüdüðü zaman vakarlý fakat hýzlý giderdi. Yanýndakiler ona yetiþemezdi."
Hz. Ebu Atabe (ra)'den:
"Yürürken kuvvetli adýmlarla yürürdü."
"Yürürken, ayaklarýný yerden biraz kaldýrýp önlerine hafif eðilerek yürürlerdi. Ayaklarýný ses çýkarýp toz kaldýracak þekilde yere sert vurmazlar; adýmlarýný uzun ve seri atmakla birlikte sukunet ve vekar üzere yürürlerdi. Yürürken, sanki meyilli ve engebeli bir yerden iniyor görünümünü arzederdi. Bir tarafa dönüp baktýklarýnda, bütün vücudlarý ile birlikte dönerlerdi. Rastgele saða sola bakmazlardý. Yere bakýþlarý, göðe bakýþlarýndan daha çoktu. Çoðunlukla göz ucu ile bakarlardý. Ashabý ile birlikte yürürken, onlarý öne geçirir kendileri arkada yürürlerdi. Yolda karþýlaþtýðý kimselere, onlardan önce hemen selam verirdi."
"Hep harekatý mutedil idi. Bir yere azimetinde (Yola çýkmak, gitmek) acele ve sað ve sola meyletmeyip, kemal-i vekar (aðýrbaþlýlýðýn olgunluðu) ile doðru yoluna gider ve fakat sür'at (hýzlý) ve sühulet (kolaylýkla) ile yürür idi. Þöyle ki; adeta yürür gibi görünür, lakin yanýnda gidenler, sür'at ile yürüdükleri halde geri kalýrlar idi."

selam ve dua ile..