 Bilgilendirme : Bu konu  3159 gün önce başlatıldı . Konu başlangınç tarihi güncel değilse Konu güncelliğini yitirmiş yada bu konu ile ilgili son cevap yazılmış olabilir. Eğer yazınız doğrudan bu konu ile ilgili değil ise yeni bir konu başlatmanızı tavsiye ederiz....
Bilgilendirme : Bu konu  3159 gün önce başlatıldı . Konu başlangınç tarihi güncel değilse Konu güncelliğini yitirmiş yada bu konu ile ilgili son cevap yazılmış olabilir. Eğer yazınız doğrudan bu konu ile ilgili değil ise yeni bir konu başlatmanızı tavsiye ederiz....
 
	
		
	
		
                            
		
		 BEDDUÂ ETMEYİNİZMüslüman kendisine, ailesine ve çocuklarına bedduâ etmemelidir. Zira bedduâsı duâların kabul olduğu bir vakte tesadüf eder de ailesini ve çocuğunu ifsâd eder, onların îtikâdını ve ahlâkını bozar. O zaman bu yaptığına pişman olur fakat pişmanlık bir fayda vermez. 
Peygamber Efendimiz (sav.) buyurdular: “Kendinize bedduâ etmeyiniz, evladınıza bedduâ etmeyiniz, hizmetçilerinize bedduâ etmeyiniz, mallarınıza bedduâ etmeyiniz. Zira içerisinde Cenâb-ı Hakk'ın büyük ihsânının bulunduğu
		
                 Bu konu 6102 kez görüntülendi 0 yorum aldı ...
	
 
 
 
    
 
		
		
	
          
	
	
	
		
			
- 
	
	
		
			
			
			
				  
-   Offline 
  Uye No : 15638 Uye No : 15638
 
			
				
				
				
					 Beddua Beddua
					
						
							BEDDUÂ ETMEYİNİZ
 
 Müslüman kendisine, ailesine ve çocuklarına bedduâ etmemelidir. Zira bedduâsı duâların kabul olduğu bir vakte tesadüf eder de ailesini ve çocuğunu ifsâd eder, onların îtikâdını ve ahlâkını bozar. O zaman bu yaptığına pişman olur fakat pişmanlık bir fayda vermez.
 Peygamber Efendimiz (sav.) buyurdular: “Kendinize bedduâ etmeyiniz, evladınıza bedduâ etmeyiniz, hizmetçilerinize bedduâ etmeyiniz, mallarınıza bedduâ etmeyiniz. Zira içerisinde Cenâb-ı Hakk'ın büyük ihsânının bulunduğu kabul saatine denk gelir de bedduânız kabul olunuverir.”
 Abdullah İbn-i Mübârek'e (rah.) bir adam geldi. Çocuklarının birinden şikâyet etti. “Sen ona bedduâ ettin mi?” buyurunca “Evet” dedi. Abdullah İbn-i Mübârek (rah.) “Öyleyse onun bu hale gelmesine sen sebep oldun.” buyurdular.
 Âlimlerden biri şöyle anlattı: Çocuklarına bedduâ eden bir topluluk gördüm. Bu bedduâlarının neticesinde çocuklar çok büyük acılara mübtelâ oldular. Babaları pişman olup onlar için duâ etmeye başladılar. Fakat bu belâdan kurtuluş mümkün olmadı.
 Sâlihler, evlatlarına bir şey emretmezlerdi. Yapılacak bir iş olduğunda başka birisine söylerlerdi. Bunun sebebi sorulunca şöyle buyurdu:
 “Biz onlara bir şey emrederiz de onlar da bu emri yerine getirmeyip âsî olurlarsa bundan dolayı cehennemde yanarlar. Biz evlatlarımızın cehennemde yanmalarına dayanamayız.”
 İsra sûresinin 11. âyetinde (meâlen) şöyle buyruldu: “İnsan, (gadab hâlinde kendine, çoluk çocuğuna ve malına) hayırla duâ eder gibi şerle duâ eder. İnsan (âkıbetini düşünmeksizin) acele edici oldu.(Yani acelesi yüzünden hayrı ve şerri ayıramaz, sonunu gözetmez oldu.)
 Binaenaleyh müminler bedduâ etmemeli, sabredip hayra duâ etmelidir.
 
 selam ve dua ile..
 
 
 
 
   
 
 
 
- 
 
	
	
	
	
	
     
	
	Konu Bilgileri
	
		
			Bu Konuya Gözatan Kullanıcılar
			
				Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)
				
					
				
 
		 
	 
	
	
	
	
	
	
	Bu Konudaki Etiketler
	
	
	
		
		
			
				 Yetkileriniz
				Yetkileriniz
			
			
				
	
		- Konu Acma Yetkiniz Yok
- Cevap Yazma Yetkiniz Yok
- Eklenti Yükleme Yetkiniz  Yok
- Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz  Yok
-  
Forum Kuralları