Bilgilendirme : Bu konu 3173 gün önce baþlatýldý . Konu baþlangýnç tarihi güncel deðilse Konu güncelliðini yitirmiþ yada bu konu ile ilgili son cevap yazýlmýþ olabilir. Eðer yazýnýz doðrudan bu konu ile ilgili deðil ise yeni bir konu baþlatmanýzý tavsiye ederiz....
Türk Subayý
Lütfen sonuna kadar okuyun
Hakan Evrensel emekli bir subaydýr. Güneydoðu Anadolu''da terörle etmiþtir. Evrensel daha sonra istifa ederek, Güneydoðu Öyküleri-1,2,3 adlý üç kitap
yayýnlamýþtýr. Bu kitapta subay, doktor, hakim, savcý, er Güneydoðu Anadolu''da emperyalizmin iþbirlikçisi PKK''ya karþý mücadele edenlerin mücadele anýlarý
anlatýlýr.
Üç kitapta defalarca basýlmýþtýr. Þimdi üç cilt bir arada "Güneydoðu Öyküleri" adý ile yayýnlandý. Oðullarýnýn yiðitliðini anlamak
Bu konu 8026 kez görüntülendi 0 yorum aldý ...
doðuda bir gerçek mutlaka okuyun
8026 Reviews
-
- Offline
Uye No : 35177
doðuda bir gerçek mutlaka okuyun
Türk Subayý
Lütfen sonuna kadar okuyun
Hakan Evrensel emekli bir subaydýr. Güneydoðu Anadolu''da terörle etmiþtir. Evrensel daha sonra istifa ederek, Güneydoðu Öyküleri-1,2,3 adlý üç kitap
yayýnlamýþtýr. Bu kitapta subay, doktor, hakim, savcý, er Güneydoðu Anadolu''da emperyalizmin iþbirlikçisi PKK''ya karþý mücadele edenlerin mücadele anýlarý
anlatýlýr.
Üç kitapta defalarca basýlmýþtýr. Þimdi üç cilt bir arada "Güneydoðu Öyküleri" adý ile yayýnlandý. Oðullarýnýn yiðitliðini anlamak isteyen bir milletin
okumasý gereken bir kitaptýr Evrensel'in kitabý. Bütün kitapçýlarda bulmak mümkün.
Bugün size bu kitaptan bir hakimin anýlarýný aktarmak istiyorum. Güneydoðu''nun küçük bir ilçesinde görev yapan hakim ilçe dýþýndaki lojmanýndan görünen
karakolun bir gecesini þöyle anlatýr:
"Lojmanýmýzýn balkonundan o karakol görünürdü. Yaklaþýk bir aydýr her istihbarat kaynaðýndan karakolun basýlacaðý haberi geliyordu. Üstelik baskýnýn
þimdiye kadar yapýlanlardan çok daha büyük olacaðý söyleniyordu. Yakýn birliklerden timler getirildi, karakolun etrafýna mayýnlar döþendi, aðýr silahlarla
takviyeler yapýldý ve baskýn beklenmeye baþlandý."
"En son gelen istihbaratta baskýnýn saati ve baskýna katýlacak terörist sayýsý bile veriliyordu. 22.10, beþ yüz terörist. Karakol o gün basýlmadý."
"Bir gün sonra, bildirilen saatte cehennem baþladý. Balkonumuzdan izlediðim dehþet dolu manzarada, daire haline gelmiþ teröristlerin, dairenin ortasýna,
gecenin karanlýðýnda ateþleri parýldayan silahlarý ateþlediklerini görüyordum. Karakolun, havan ve roket mermilerinin patladýðý yerde olduðunu biliyorduk.
Tam anlamýyla çember içine almýþlardý. Lojmandan ayrýlýp doðruca jandarmanýn binasýna gittik. Karakolun merkezi, telsizle, sürekli timlerden durumlarýný
bildirmelerini istiyor; dýþ emniyette bulunan timler de bu çaðrýlara cevap veriyor, havan ve uçaksavar ateþi istedikleri yerleri de tarif ediyorlardý."
"Bir süre sonra telsiz konuþmalarý, timlerden birinin üzerine yoðunlaþtý. Timden bir türlü cevap alýnamýyordu. Üst üste, defalarca çaðrý yapýlýyor ancak
bir türlü timle irtibata geçilemiyordu. Konuþmalarý takip eden askerler timden ümitlerini kesmiþlerdi. Ama bir yandan da çaðrýlar devam ediyordu. Bir
saat kadar sonra, telsizden bitkin bir ses duyuldu: "Yaralýlarým var, yaralýlarýmý alýn." Tüylerimiz diken diken olmuþtu. Hemen cevap verildi. "Tamam
Suat 3, sakin olun, az sonra birlik çýkacak." Ýlk yaralý haberi, bu saatlerdir aranan timden gelmiþti. Tim komutaný konuþurken arkadan silah sesleri
duyuluyordu. Herkes bu sözler üzerine yorum yapýyordu. Telsizin baþýndaki tim komutanlarýndan biri, bu timde þehit olduðundan emindi. Merkezden tekrar
çaðrý yapýldý. "Suat 3 , irtibatý kesme. Sakin olun!" Cevapta bir deðiþiklik olmadý : "Yaralýlarým var. Kan kaybediyorlar. Yaralýlarýmý alýn!"
"Ve tam bir buçuk saat, beþer dakika arayla Suat 3 kodlu timle muhabere aynen bu sözlerle sürdü : "Yaralýlarýmý alýn" , "Sakin olun, geliyoruz." Hepimiz
o time kimsenin yardýma gidemeyeceðini çok iyi biliyorduk. Karakola düþen mermi sayýsýnda azalma olmuyor, aksine, takviye alan teröristler baskýnýn þiddetini
gittikçe artýrýyorlardý. Kimsenin, deðil karakolun dýþýna çýkmak, mevzi deðiþtirebilecek fýrsatý dahi olmadýðý apaçýktý."
"Bir süre sonra, Suat 3''ün telsizinden hýrs dolu kelimelerini iþittik: "Hemen gelip yaralýlarýmý almazsanýz, karakola dönüp bölüðü tarayacaðým." Hepimiz
þok olmuþtuk. Hemen tabur komutaný devreye girdi. Hemen hemen ayný sözcüklerle tim komutanýna sakin olma çaðrýsý yaptý. Ama iþe yaramýyordu. Tim komutaný
"Yaralýlarýmý alýn!" dýþýnda baþka bir þey demiyordu. Tabur komutanýnýn da telsizi býrakmasýyla, bir saat kadar daha tim komutanýndan ses çýkmadý. Birer
dakika arayla yapýlan yoðun çaðrýlara cevap vermedi. Hepimiz tim komutanýnýn da þehit olduðunu düþünüyorduk. Ýçim burkuluyor, baþým dönüyor, tanýk olduðum
bu anlardan nefret ediyordum. Telsizin baþýna tim komutanýnýn okuldan devre arkadaþý geldi. Son bir ümitle eline mikrofonu alýp, cevap beklemeden, telsizin
kodlarýný da kullanmadan, konuþmaya aþladý : "Devrem ben Hüseyin. Geçmiþ olsun devrem. Biraz daha dayan olur mu? Bak destek timleri yola çýktý. Sana
doðru geliyorlar. Devrem aman pes etme olur mu?"
"Telsizin mandalýný býrakýp beklemeye baþladý. Hepimiz Motorola marka, duvara monteli telsiz cihazýnýn hoparlör kýsmýna gözlerimizi dikmiþ bekliyorduk.
Ve konuþtu : "Devrem, bölük komutaný nerde?" Hepimiz derin bir "Oh!" çektik. Telsizden, "Ýzinde devrem" yanýtý verildi. Suat 3 , artýk tükenen bir sesle
konuþmayý sürdürdü : "Ne olur yaralýlarýmý alýn. Bende yaralýyým."
"O ana kadar kendisinin de yaralý olduðunu söylememiþti. Hepimiz donup kalmýþtýk. Telsizin baþýndaki devre arkadaþý da bu sözü üzerine mikrofonu fýrlattý
ve odadan çýktý. Ben kapýnýn hemen eþiðinde ayakta duruyor, duyduklarým ve gördüklerimle bir tarihe tanýklýk ettiðimi düþünüyordum. "Ben de yaralýyým"
dan sonra yine ses kesildi. Sabaha kadar hiç konuþmadý Yüzlerce kez yapýlan çaðrýlara cevap vermedi. Artýk onun þehit olduðuna ben de inanmýþtým."
"Gün aðarýrken hepimiz yorgun düþmüþ, telsizden yapýlan "Suat 3, Konuþan Suat, Cevap ver!" çaðrýsýndan býkmýþ halde bir köþede yýðýlmýþken, birden telsizin
mandalýna basýldýðýný fark ettik. Telsizden silah sesleri geliyordu. Ve on on beþ saniye sonra hayatým boyunca unutamayacaðým bir Ýstiklal Marþý dinlemeye
baþladým. MAndala sürekli basýldýðý için bütün telsizlerin konuþma imkaný durmuþtu."
"Çatýþmanýn altýnda yaralý bir tim komutanýnýn, makamýyla söylediði Ýstiklal Marþý'ný dinliyordum. Gözlerim dolmuþtu. O ana kadar duyduðum en güzel Ýstiklal
Marþý''ydý. Birinci dörtlüðü bitirdi. Ýkinci dörtlükte sesi çatallaþtý. Kelimeler uzadý. Ama marþý söylemeyi býrakmadý. Bozuk bir ses tonuyla, kendini
zorlayarak okumaya devam etti. Marþý bitirdiðinde, ben de bitmiþtim. Hemen orayý terk ettim."
"Bir daha onun sesini hiç duymadým. Toplam 22 þehidin verildiði o baskýn gecesinde, vücuduna saplanmýþ 7 merminin acýsýyla söylediði Ýstiklal Marþý''ný
ruhuma iþleten tim komutanýnýn ölmediðine ise hala inanamýyorum."
-
Konu Bilgileri
Bu Konuya Gözatan Kullanýcýlar
Þu an 1 kullanýcý var. (0 üye ve 1 konuk)
Benzer Konular
-
Amstrad MD-117 HD PVR forum içinde, yazan memoli1478
Yorum: 46
Son Mesaj: 26.Kasým.2017, 22:22
-
Ýphone Genel & Destek forum içinde, yazan usta_399
Yorum: 0
Son Mesaj: 12.Mart.2017, 01:44
-
GSM Operatörleri forum içinde, yazan VATANDAS
Yorum: 1
Son Mesaj: 06.Þubat.2015, 22:40
Bu Konudaki Etiketler
Yetkileriniz
- Konu Acma Yetkiniz Yok
- Cevap Yazma Yetkiniz Yok
- Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
- Mesajýnýzý Deðiþtirme Yetkiniz Yok
-
Forum Kurallarý