ZUHR-Ý AHÎR NAMAZI,

Cuma namazý, cuma günü öðle vaktinde cemâatle kýlýnmasý farz olan bir namazdýr. Cuma namazýnýn dört rek'at ilk sünneti kýlýndýktan sonra hutbe okunur, sonra imamla cumanýn iki rek'at farzý kýlýnýr. Bundan sonra dört rek'at cumanýn son sünneti, akabinden dört rek'at zuhr-i ahîr ve iki rek'at vaktin sünneti kýlýnýr. Her cuma bu rek'atlarý tamamen kýlmalýdýr. Çünkü Ýmâm-ý A'zam'a göre cuma namazý bir beldede yalnýz bir cami-i þerîfte veya mescitte kýlýnýr, birkaç yerde kýlýnmaz.
Fakat Ýmâm-ý Muhammed'e ve Ýmâm-ý A'zam'dan diðer bir rivayete göre cuma namazý bir beldede bulunan birkaç camide kýlýnabilir. Esah olan da budur. Nitekim böyle amel edilmektedir.
Cuma namazýnýn birden fazla yerlerde kýlýnmasýnýn câiz olmadýðý içtihâdýna göre bir beldede birkaç yerde kýlýnan cuma namazlarýndan hangisine daha evvel tekbir alýnarak baþlanýlmýþ ise o sahîh olmuþ, diðerleri sahîh olmamýþ olur. Ýþte böyle bir ihtilâftan kurtulmak içindir ki, cumanýn dört rek'at son sünnetinden sonra “Zuhr-i ahîr” adý ile dört rek'at namaz daha kýlýnmaktadýr. Þöyle ki:
“Vaktine yetiþip henüz üzerimden sâkýt olmayan son öðle namazýna” diye niyet edilip öðle namazýnýn dört rek'at farzý veya dört rek'at sünneti gibi dört rek'at namaz kýlýnýr. Evlâ olan, bunu sünnet gibi kýlmaktýr. Çünkü eðer cuma namazý sahîh olmamýþ ise bu dört rek'at ile o günün öðle namazý kýlýnmýþ olur. Son iki rek'atýnda Fâtiha'ya zammedilen sûre veya bir miktar âyet-i celîle namazýn sýhhatine zarar vermez. Ve eðer cuma namazý sahih olmuþ ise bu dört rek'at kazaya kalmýþ bir öðle namazý yerine geçer. Kazaya kalmýþ böyle bir namaz bulunmayýnca da bir nafile namazý olmuþ olur.
Velhasýl: Bu sûretle kýlýnmasý ihtiyata muvafýk olduðundan ekserî âlimlerce güzel görülmüþtür. Hattâ Þâfiî âlimlerinden birçoklarý da bunu muvâfýk görmektedirler. Çünkü Ýmam Þâfiî'ye göre de bir beldede ilk kýlýnmaya baþlanan cuma namazý muteberdir, diðerleri mûteber deðildir. (B.Ý. Ýlmihâli)

selam ve dua ile..