DUYURU PANOSU
FORUMUMUZDA TÝVÝBU, D-SMART ,DÝGÝTURK-BEÝN KANALLARI YERLÝ - YABANCI PLATFORMLARLA ÝLGÝLÝ ,KART PAYLAÞIMI ,ÝPTV ,SERVER PAYLAÞIMDA BULUNMAK,HACK ÝLE KONULAR ve SPONSORLARIMIZ DIÞINDA HERHANGÝ BÝR ÜRÜN SATIÞI YAPMAK YASAKTIR 

Ýletiþim


 WHATSAPP +905354035843


ERK@L


onlineuydudestek@gmail.com

×

RESSAM VAN GOGH ÝLE SERDAR YILDIRIM Zaman gezgini olarak bir araya geldik. Ben bu hikayenin yazarý Serdar Yýldýrým ve dünyanýn gelmiþ geçmiþ en büyük ressamý olarak adý anýlan Hollandalý Van Gogh. Paris'te bir müzayede salonunda Van Gogh'un "Kafede Akþam" adýndaki tablosu satýldý. Yüzden kapý açýldý. Yüz on, yüz yirmi derken, iki yüz milyon dolara alýcý buldu. Van Gogh her pey sürüþte vay be, vay be dedi, durdu. Ben: " Sayýn Van Gogh, bu bir dünya rekoru. Bugüne kadar hiçbir ressamýn

Bu konu 1518 kez görüntülendi 10 yorum aldý ...
Serdar Yýldýrým Hikayeleri 1518 Reviews

    Konuyu Deðerlendir: Serdar Yýldýrým Hikayeleri

    5 üzerinden | Toplam: 0 kiþi oyladý ve 1518 kez incelendi.

 
Sayfa 2/2 Ýlk ... 2
  1. #1
    Serdar Yýldýrým - ait Kullanýcý Resmi (Avatar)
    Offline

    Uye No : 67683
    Üyelik tarihi
    21 Temmuz 2023
    Konum
    Bursa
    Mesajlar
    22
     
     Uydu Alýcýsý
     
     dark 

    Post Serdar Yýldýrým Hikayeleri

    RESSAM VAN GOGH ÝLE SERDAR YILDIRIM
    Zaman gezgini olarak bir araya geldik. Ben bu hikayenin yazarý Serdar Yýldýrým ve dünyanýn gelmiþ geçmiþ en büyük ressamý olarak adý anýlan Hollandalý Van Gogh. Paris'te bir müzayede salonunda Van Gogh'un "Kafede Akþam" adýndaki tablosu satýldý. Yüzden kapý açýldý. Yüz on, yüz yirmi derken, iki yüz milyon dolara alýcý buldu. Van Gogh her pey sürüþte vay be, vay be dedi, durdu.

    Ben: " Sayýn Van Gogh, bu bir dünya rekoru. Bugüne kadar hiçbir ressamýn tablosu böylesine astronomik fiyata satýlmadý. "
    Van Gogh: " Arkadaþ, bilmem inanýr mýsýn, ben birkaç tablomla birlikte bu tablomu da mahalle bakkalýna býrakmýþtým. Tanesine on gulden dersin demiþtim. O zamanlar on gulden iki dolar ediyordu. Tablolarý alan olmadý. Biri satýlsa zeytin, peynir ve ekmek alacaktým. Zaman bana çok zalim davrandý. Yetenek var ama açsýn, býrak Van Gogh'un aklý kaçsýn. Çýldýrmak iþten deðil. "
    Ben: " Sayýn Van Gogh, siz ortaya çýksanýz, ben bu tabloyu yapan ressam Van Gogh'um deseniz. Tablonuzu satýn almak için, fiyat artýran þu dolar milyonerleri, size yüz dolar baðýþ yapmazlar. "
    Van Gogh: " Sen de abarttýn ama yüz dolar vermezlermiþ? Ben de elli dolar isterim. Vermezlerse intihar ederim. "
    Van Gogh müzayede salonunun orta yerine çýktý. Ellerini havaya kaldýrdý. Kendini tanýttý. Salondakilerin aðzý açýk kaldý. Doðru dediler, bu Van Gogh. Rica etsem bana elli dolar verebilir misiniz? dedi. Baþlar öne eðildi.
    " Neden ama ? " dedi, Van Gogh. " Herkes bir dolar verse elli dolar toplanýr. Bana karþý bu cimrilik neden? "
    Sessizlik bir süre devam etti. Sonunda ön sýrada oturan bir holding sahibi, þimdi size o parayý verirsek hayatýn sýkýntýsýndan kurtulur, rahatlarsýnýz. Bir daha böylesine üst düzeyde resimler yapamazsýnýz diye endiþe ediyoruz, dedi.

    Serdar Yýldýrým ayaða fýrladý ve gür sesiyle haykýrdý: " Hayýr, " dedi. " Yalan söylüyorsun. Van Gogh yaþarken parasal yardým yapýlsaydý çok daha üst düzeyde, çok daha kaliteli resimler yapardý. O zamanýn insanlarý, nasýlsa bu da ötekiler gibi tarihin karanlýklarý arasýnda kaybolup gider, diyerek yardým etmediler. Kim bilir nice ressam, heykeltraþ, yazar, þair, sporcu, besteci ve diðer sanatsal uðraþ içinde olanlar karanlýklarda kaybolup gitti. Binde bir böyle kaybolmayanlardan biri olan Van Gogh'un eseri milyon dolara satýlýyor. Siz aslýnda insanlýðýn geleceðini satýyorsunuz ve gelecek yok oluyor, bunu fark edemiyor musunuz? "

    Serdar'ýn haykýrýþýna cevap veren olmadý. Müzayede salonunda birkaç dakika sonra iki adam kalmýþtý. Sessizliði Van Gogh bozdu: " Sen haklý çýktýn Serdar, intihar etmeye gidiyorum. "
    Serdar: " Dur Van Gogh. Yýl 2018. Senin kadar olmasa da ben de zor durumdayým. Bir iþ bulmaya kalksam, hikaye yazma iþini býrakmam gerekir. Otuz dört yýllýk bir uðraþtan vazgeçemem. Bak ben intihar etmem, sen de intihar etme. "
    Van Gogh: " O zaman gel beraber intihar edelim. "
    Serdar: " Hayýr. intihar yok. Acýlara birlikte göðüs gereceðiz ve galip geleceðiz. Þimdiye kadar hiç yenilmedim ve sen de yenilmezsin. Önümüze çýkarýlan engelleri yýkýp geçelim. "
    Serdar anlattýkça Van Gogh'un yüzü bembeyaz kesildi. O'nun anlattýklarýný baþýný indirip kaldýrarak tasdik etti. Sen haklýsýn, ben bir ellerimi yýkayýp geleyim, dedi. Yerinden kalktý, lavaboya doðru yürüdü.

    Aradan zaman geçti. Tabanca sesi duyuldu. Serdar lavaboya koþtu. Van Gogh yerde yatýyordu. Serdar gözyaþlarý içinde kaldý. Elli dolar verseler ne yapar eder Van Gogh'a iki tablo yaptýrýrdým. Bu iki tablo onlarýn elli dolarýný fazlasýyla karþýlardý. Van Gogh gerçek hayatýnda tabanca ile yaþamýna son verdiðinde otuz yedi yaþýndaydý ve hep otuz yedi yaþýnda kaldý. 1853-1890 yýllarý arasýnda yaþamýþ yoksul bir ressamdý. Kendisini saygýyla anýyorum.

    SON

  2. #9
    Serdar Yýldýrým - ait Kullanýcý Resmi (Avatar)
    Offline

    Uye No : 67683
    Üyelik tarihi
    21 Temmuz 2023
    Konum
    Bursa
    Mesajlar
    22
     
     Uydu Alýcýsý
     
     dark 

    Standart

    SÝMÝTÇÝ ÇOCUK
    1970 yýlýnýn mayýs ayýnýn bir öðleye doðru vaktinde herkes kendi alemindedir. Büyük soðuklarýn hüküm sürdüðü, kar yaðýþýnýn manzarayý beyaza boyadýðý, tipinin, fýrtýnanýn bol olduðu bir kýþ mevsimi etkisini kaybetmiþtir. Yaz gelmiþtir. Aðaçlar dallanmýþ, kovanlar ballanmýþtýr. Yemyeþil çimenler bitmiþtir. Tomurcuklar ilk nefeslerini derin derin içlerine çekmektedirler. Kýrlar, parklar, bahçeler, insanla dolmuþtur. Kýþýn sokaklarýnda hayaletlerin, cinlerin kartopu oynadýklarý, kardan adam yaptýklarý bu þehir yazýn gelmesiyle birden bire heyecanlanmýþtýr. Dam altlarýný, kapý eþiklerini, insan nefesini bir heyecan kasýrgasý etkilemektedir.

    Ýskender, 11 yaþýnda iþ almak için Beyaga'nýn fýrýnýna gelir. Kapý ardýna kadar açýk hemen kapýnýn bitiþiðinde geniþ ve uzun raflar vardýr. Kapýnýn üzerinde - Ýþi olmayan girmesin - yazýlý tabela bulunuyordu. Fýrýnýn orta yerinde tahminen bir metre yüksekliðinde geniþçe göbek taþý, bu taþýn üzerinde de üç tane uzunlu kýsalý fýrýn küreði ve koklayanýn ah ettiði taptaze, bol susamlý si mitler duruyordu. Fýrýn ocaðýnýn baþýnda 40 yaþlarýnda, orta boylu, saçlarýnýn önü tamamen dökülmüþ, topluca yüzü ateþin etkisiyle kiremite çalan bir tavýr takýnmýþtý. Ýçeride ayrýca gençten dört kiþi vardý. Ýkisi si mit satmak için bekleyen seyyar si mitçi diðer ikisi hamur açýp si mite þekil veren fýrýnda çalýþanlardý.

    Ýskender içeri doðru birkaç ürkek adým atýp Ali Dayý'ya sordu: ---- Ben, dedi, si mit alýp satmak için gelmiþtim. Þöyle bir yutkundu. Eðer satýcýya ihtiyacýnýz varsa çalýþmak istiyorum, dedi. Ali Dayý þöyle bir göz ucuyla çocuðu süzdü. Kýsa saçlý, esmer yüzündeki buruk ifade onun bundan önce geçen hayatýnýn pek kolay olmadýðýný gösteriyordu. Normal boylu, hafif zayýftý. Üzerinde eski ve siyah renkte biraz bol ve uzunca bir ceket ve pantolon vardý.
    Ali Dayý: ---- Simitçilerimizden birisi gelmedi. Onunkileri sen satarsýn. Simitler 25 kuruþ. Simit baþýna 10 kuruþ kar veriyoruz. Söyle bakalým kaç si mit almak istiyorsun?

    Ýskender þöyle bir düþündü. Kararýný verememiþti. Hamurcu Cafer söze karýþtý:---- Ýstersen 50 si mit al. Bugün pazar. Yýldýz Sinemasý saat 2' ye doðru daðýlýr. Ayrýca bugün top sahasýnda maç var. Oraya gidersin, dedi. Ýskender, Cafer'in konuþmasýndan güç alarak þöyle gerindi. Ali Dayý'ya dönerek " Tamam " dedi. " 50 tane satarým. "
    Fýrýnda bir yandan si mitler fýrýna verilirken diðer yandan da sohbet koyulaþýyordu.

    Ýskender gün boyu sinema, maç, kahvehane, mahalle, sokak demeden dolaþmýþ ve elindeki si mitleri satmýþ fakat oldukça yorulmuþtu. Eline hesap kitaptan sonra kalan 5 lirasýný aldý. Hava iyice kararmýþtý ve sokaklar hala insan doluydu, çünkü o akþam pazar akþamý olduðu için üç-dört yerde birden düðün vardý. Ýskender ele güne aldýrmadan evinin yolunu tuttu. Yol üstündeki bakkaldan içeri girdi. Tanesi bir lira olan ekmekten iki tane aldý. Koltuðunun altýna ekmekleri sýkýþtýrarak dýþarýya çýktý. Evleri þehir merkezinden oldukça uzaktý. Ýnegöl Belediyesi'nin göçmen evleri olarak yaptýrdýðý ayný tipte evlerden oluþan þehir kenarýnda kurulmuþ bir mahalleydi. Halký fakir insanlardý. Evlerde iki oda mevcuttu. Ayrýca evin yanýnda tuvalet ve çitle çevrilmiþ küçük bir bahçesi vardý. Bahçeye daha çok mýsýr, domates, biber, fasulye ekerlerdi. Daracýk, tenha sokaklar karanlýktý. Daha elektrik gelmemiþti. Mahalleli odalarýný kandil veya gaz lambalarýyla " eh iþte " aydýnlatarak karanlýðý kovuyorlardý. Ýskender evin kapýsýný çaldý. Kapýyý anasý açtý. Çocuðunun elinde iki tane ekmek görünce gözleri ýþýdý: ---- Oðlum, ekmekleri nasýl aldýn? diye sordu.

    Ýskender buruk bir þekilde: ---- Ana bugün si mit sattým. Kazandýðým paranýn bir kýsmýyla bu ekmekleri aldým, dedi. Annesi kapýyý kapadý. Birlikte odaya girdiler. Ýskender'in babasý, sedirin üstünde köþeye büzülmüþ, oturuyordu. Sobanýn üzerinde tencere kaynýyordu. Oda mis gibi kuru fasulye kokuyordu. Koku, Ýskender'in açlýðýný bir kat daha arttýrdý. Çünkü sabah içtiði çorbadan sonra aðzýna lokma koymamýþtý. Ekmekleri anasýna verdi ve sobanýn yanýna oturdu. Bahar aylarýnda olmasýna raðmen üþümüþtü. Geceleri nispeten soðuk oluyordu. Ýskender'in babasý, 38 yaþýnda ve orta boylu idi. Çektiði sýkýntýlar onu yaþýndan 10 yaþ daha yaþlý gösteriyordu. Sýrtý hafif çökmüþ, saçlarý kýrlaþmaya yüz tutmuþ, beti benzi solmuþtu. Gençliðinden beri tarlalara çapaya gider, ne iþ bulursa çalýþýrdý. Yaptýðý iþin karþýlýðýný alamamýþ, devamlý ezilmiþti. Bilirdi ki kendisinden çok daha mutlu ve rahat yaþayanlar vardý. Bilirdi ki nefes almak, üç beþ kuruþ kazanýp anca karýn doyurmak yaþamak deðildi. Ama ne yapsýndý ki ne yapsýn!

    2 yýl sonra: Sonbaharda yavaþ yavaþ soðuklar baþlamakta kýþ gelmektedir. Ýskender'in anasý hamile kalmýþtýr. Fakat diðer yandan soðuktan iyi korunamamýþ, grip olmuþ, devamlý öksürmektedir. 1972 yýlý ocak ayýnda evinde doðum yapar, bir oðlu olmuþtur. Çocuðun adýný Ýsmail koyarlar. Yaptýðý doðum ve gýdasýzlýk nedeniyle kadýn çok halsiz düþmüþtür. Doktora gidecek, ilaç alacak paralarý yoktur. Bir hafta sonra hastalýk zatürreye çevirmiþ ve hasta periþan olmuþtur. O gece devamlý sayýklamýþ, inlemiþtir. Sabahý komþulardan birkaç kiþi aralarýnda para toplarlar. Öðleye doðru baba kadýný sýrtlar, Ýskender de beraber Ýnegöl Devlet Hastanesi'nin yolunu tutarlar. Kapýdan içeri girerken, ayakkabýlarýnýn çamurunu kenarda silerler. Ýçeride görevli adama doktoru sorarlar, yukarýda sola sapýn, ilerde, diye tarif eder. Baba zor zahmet merdivenleri çýkar. Doktorun kapýsýný çalar, içeri bir adým atar ki, ayaðý kenardaki masaya takýlýr. Zaten yorgunluktan bitmiþ, tükenmiþ olan baba sendeler ve sýrtýnda karýsýyla beraber yere yuvarlanýr. Kadýnýn kafasý sert zemine çarpar ve kanlanýr. Ýskender anasýnýn üstüne kapaklanýr: ---- Ana, ana, diyerek feryat eder. Seslere birkaç doktor ve hemþire gelir. Baba yerinden yavaþça doðrulur, þaþkýndýr. Ne yapacaðýný bilemez. Oðlunu tutar, kaldýrýr.
    Doktor: ---- Kadýn zaten çok hastaydý. Adam birden düþtü. Adamýn bu iþte bir suçu yok, der. Polise haber verilir.

    Anasýnýn hastalýðý ve hastanede vefat ediþi Ýskender'in tertemiz yüreðinde derin yaralar açmýþtý. Kolay deðil yýllarca insanlýk tarafýndan terk edilmiþ vaziyette ipe sapa gelmez kaderinle baþ baþa yaþa, tam yeni iþe girmiþ az buçuk ekmeðini kazanmaya baþlamýþ ve kardeþ sahibi olmuþken, anacýðýný, o hep iyiyi düþünen, yaþamýnýn en güzel yýllarýný onu büyütmek için feda eden anasýný kaybetmek... Babasý ve kardeþi Ýsmail ile yalnýz kalmýþlardýr. Kardeþi daha küçüktür ve bakýma ihtiyacý vardýr. Þefkate ihtiyacý vardýr. Yakýn komþularýnýn yardýmýyla durum birkaç gün idare edilir ve komþu mahalleden kocasý 1 yýl önce kýzý Kisme ile yüzüstü býrakýp kaçmýþ olan Ardüþ Haným'ý Ýskenderlerin evine getirirler. Kadýn çocuða bakacak, ev iþlerini yapýp o evin hanýmý olacaktýr. 1 yýldýr kýzýyla birlikte yalnýz yaþamaktadýr. Hayat þartlarý zordur. Kýzý Kisme 7 yaþýnda, zayýf ve siyah saçlýdýr. Eve üç yaþlý kadýnla Ardüþ Haným ve Kisme misafir gibi gelirler, konuþurlar,anlaþýrlar. Akþam üstü kadýnlar giderler ve Kisme anasýyla yeni evinde kalýrlar. Kisme çok sever Ýsmail'i, Ýskender'i de sever. Ýskender ne olduðunun farkýndadýr. Eve yeni bir kadýn gelmiþtir. Acaba iyi insan mýdýr? Ana diyebilecek midir? Sorularý kafasýndan geçerken sofra kurulur, babasýnýn sesini duyar. ---- Haydi bakalým oðlum, gel de yemeðimizi yiyelim. Ýskender oturduðu yerden kalkar, sofraya oturur.

    Ýskender ertesi gün erkenden fýrýna gelir. Ýskender'i gören Ali Dayý:---- Ooo Ýskender, kaç gündür nerelerdesin? Seni çok özledik... Gel bakalým, þöyle azýcýk konuþalým, diye seslenir. Ýskender usul usul, mahsun tavýrla Ali Dayý'nýn yanýna yaklaþýr.
    Durumu fark eden Ali Dayý: ---- Ne o, yoksa kötü bir þey mi oldu? Söylesene oðlum, der. Ýskender o gün annesinin çok hastalandýðýný, babasýyla hastaneye gö türdüklerini, orada anasýnýn vefat ettiðini aðlayarak anlatýr.
    Bu duruma Ali Dayý çok üzülmüþtür: ---- Her neyse, baþýnýz sað olsun, istersen bugün si mit satma da yarýn baþlarsýn, diye söylenir. Fakat Ali Dayý düþünmeden konuþur.

    Ýskender: ---- Öyle deme Ali Dayý, akþam evdekiler ekmek bekler. Ne yer, ne içeriz sonra, der. Yarým saat sonra Ýskender si mitleri tablaya doldurup yola çýkýnca " Haydi, sýcak sýcak si mitler, isteyen yok mu? diye baðýrýr. Son kelimesinde laf aðzýnýn içinde düðümlenir. Anasý, babasý, evi, kardeþi aklýna gelir. Gözleri dolar. Þöyle etrafýna bakýnýr. Ohoo kimin umurundadýr, anasý vefat etmiþ, babasý, kardeþi aç, kendisi aç, soðuktan küçücük elleri, kulaklarý, burnu, ayak parmaklarý mosmor olmuþtur. Kimse duymaz sanki onun sesini, belki de duymak istemezler.

    Herkesin iþi gücü var, geçim dünyasýdýr, menfaat dünyasýdýr, bu dünya... Elma Ýskender, kurt da kederi içini hýzla sömürmekte ve çürümektedir. Ýskender, gözlerindeki yaþlarý siler buz kesmiþ parmaklarýyla. Memur vardýr, iþçi, köylü dertleri farklýdýr. Hepsinde dert tonla ekmek fakirde umuttur. Kasalar vardýr, cüzdanlar vardýr. Mis gibi hayat yaþamaktadýrlar. Fakir fukaranýn hakký olan ekmeðin bir parçasý toplanýr toplanýr, onlarýn boyunlarýna gerdanlýk, kollarýna bilezik, parmaklarýna yüzük olur. Eþitlik bu deðildir. Hak bu deðildir. Kardeþlik bu deðildir.

    SON

    Yazan: Serdar Yýldýrým ( 1984 )

  3. #10
    Serdar Yýldýrým - ait Kullanýcý Resmi (Avatar)
    Offline

    Uye No : 67683
    Üyelik tarihi
    21 Temmuz 2023
    Konum
    Bursa
    Mesajlar
    22
     
     Uydu Alýcýsý
     
     dark 

    Standart




    BOKSÖRKANGURU DASAvustralyaKýtasý’nda pek çok kanguru yaþarmýþ. Bazý zamanlarkangurularýn sayýsýnýn dört milyonu bulduðu olurmuþ. Ormanda,daðda, bayýrda, çölde nereye baksan kanguru görürmüþsün.Kangurular, denizin ortasýnda büyük bir ada olan AvustralyaKýtasý’nda öylesine çoðalmýþlar ki, bu durum bazý gençkangurularý yeni yaþam sahalarý aramaya yönlendirmiþ. Ýþte bugenç kangurulardan biri de Das’mýþ. Das’ýn yakýnda birgemiye binerek Kanada’ya gideceði haberi kangurular arasýndahýzla yayýlmýþ. Das’ýn iki yýl sonra geri döneceði ve neleranlatacaðý merakla bekleniyormuþ.Dasbir gece Sydney Limaný’na gelerek, Kanada’ya giden gemiyegizlice binmiþ ve geminin ambar dairesine saklanmýþ. Buradayiyecek, içecek depolarý bulunuyormuþ. Gemi, Büyük Okyanus’tangeçerek günler sonra Kanada’daki Prince Rupert Limaný’navarmýþ. Das geceleri þehrin karanlýk sokaklarýnda gezmiþ,dolaþmýþ. Ama bir gece oradan geçmekte olan, kangurulara boksyapmayý öðretip, onlarý ringlerde birbiriyle dövüþtüren birmenajerin dikkatini çekmiþ. Menajer, Das’ý, adamlarýnayakalatýp, ringe çýkarmýþ. Das boks öðrendikçe bu konudakiyeteneði ortaya çýkmýþ. Çok güçlüymüþ ve yumruklarý demirgibiymiþ.

    Dasdaha sonraki aylarda ringde kangurularla pek çok maça çýkmýþ.Rakiplerini birer birer yenen Das, final maçýna çýkmaya hakkazanmýþ. Þimdiki þampiyonu yenerse dünya þampiyonu olacakmýþ.Þampiyonluk maçý tam da Das’ýn Avustralya’dan yola çýktýðýgünün ikinci yýldönümüne denk gelmiþ. Arkadaþlarý, birkaçgündür Das’ýn dönüþünü Sydney Limaný’nýn karþýsýndakitepede bekliyormuþ. O gün gelen gemilerin hiçbirisinden Dasçýkmamýþ. O akþam kangurular arasý dünya þampiyonluðumaçýný pek çok ülke televizyonu yayýnlýyormuþ. Bunlardan biride Avustralya televizyonuymuþ. Prince Rupert’ten gelen gemiyolcularýný boþaltmýþ ve limanda demirlemiþ. Kaptan ve gemiçalýþanlarý boks maçýný televizyondan seyrediyormuþ.Arkadaþlarý, Das’ýn bu gemiyle mutlaka gelmesi gerektiðinidüþünerek, acaba ambarda kilitli mi kaldý yoksa bir aksilik olduda yakalandý mý, diyerek gece karanlýðýnda gemiye çýkmýþlarve televizyondaki boks maçýný görmüþler. Arka ayaklarý üstündeduran ve ön ayaklarýnda eldiven olan iki kanguru birbirlerinekýyasýya yumruk atýyormuþ. Bazen uzun kuyruklarýyla yeretutunarak, arka ayaklarýyla rakibinin karnýna tekme vuruyormuþ.Bir kanguru, þu sarý eldivenli bizim Das deðil mi, deyince,ötekiler, evet, demiþler, bu bizim Das.

    Maçsonunda rakibini yenen Das, dünya þampiyonu olmuþ ve altýnmadalya boynuna takýlmýþ. Seyirciler, çýlgýnca Das’ýalkýþlamýþlar. Omuzlarda taþýmýþlar. Yumruklarýný havadasallayan ve göðsüne vuran Das, hayatýndan memnun görünüyormuþ. Das’ýn dünyanýn öbür ucunda olduðunu bilen arkadaþlarýgece yarýsýndan sonra yola çýkýp sabaha kadar koþmuþlar veertesi gün nerede bir kanguru görseler Das’ý anlatmýþlar.Das’ýn dünya çapýnda þöhrete ulaþtýðýndan bahsetmiþler.Onun geri gelmesini ister misiniz, sorusuna kangurular: “ Hayýr,gelmesin. Das, kangurularýn spor elçisi olsun ve bizi dünyayatanýtsýn. Burada kanguru sürüsüne katýlmadýðý için, ayrýdururdu. Ayrýþmak istedi, bir, tek olmak istedi ve aramýzdanayrýldý. Bizden koptu. Das þimdi hak ettiði yerde, zirvede.Zirvedeki yerini uzun yýllar koruyacaktýr. “

    SON

    Yazan:Serdar Yýldýrým


    Konu Serdar Yýldýrým tarafýndan (04.Aralýk.2023 Saat 15:50 ) deðiþtirilmiþtir.

  4. #11
    Serdar Yýldýrým - ait Kullanýcý Resmi (Avatar)
    Offline

    Uye No : 67683
    Üyelik tarihi
    21 Temmuz 2023
    Konum
    Bursa
    Mesajlar
    22
     
     Uydu Alýcýsý
     
     dark 

    Standart

    HÝKAYE YAZARI ÖMER SEYFETTÝN ÝLE SERDAR YILDIRIM
    Tarih 4-Aðustos-2023 Bursa'da bir kitap maðazasýnda çok deðerli yazarlarýmýzdan Ömer Seyfettin ile beraberim: " Sayýn Ömer Seyfettin, bakýn burasý üç katlý bir kitap satýþ maðazasý. Ýçinde binlerce kitap var. "
    Ömer Seyfettin: " Ya Serdar, beni buraya neden getirdin? Ben 1920 yýlýný hatýrlýyorum. O zamanlar 36 yaþýndaydým. Ýstanbul'da bir lisede öðretmenlik yapýyordum. "
    " Evet doðru, bunlarý ben de biliyorum ama sizin bilmediðiniz bir þey var. 1920 dediniz. O zamandan þimdiki zamana 103 yýl geçti. 103 yýl sonra siz neredesiniz, hikayeleriniz nerede? "
    " Ben o hikayeleri yazdým, durdum. Bir Ýstanbul gazetesinde bunlar her gün tefrika halinde yayýnlanýrdý. Biliyor musun Serdar, yurdumuzu düþmanlar istila ettiðinde ben subaydým. Çanakkale taraflarýnda askeri ciple gidiyorduk. Gökyüzünde bir yazý belirdi. Fethun karib. ( Çanakkale’ye cephesini ziyarete giden heyeti edebiye içerisinde bulunan Ömer Seyfettin, yolda karþýlaþtýklarý fevkalade bir hadiseyi Müjde adýný verdiði hikayesinde anlatmýþtýr. Gün aðardýðýnda heyet gökyüzünde ince bir duman ile “fethun karib” yazdýðýný müþahede etmiþtir. Fethun karib, yakýn bir fetih anlamýndadýr. )
    1915 yýlý baþlarýydý. Ne oldu? Neler oldu? Yolda gelirken ben Türküm dedin. Türkiye Cumhuriyeti dedin. Türkiye Cumhuriyeti'ne bravo da Osmanlý ne oldu? Býrak Osmanlý Ýmparatorluðu'nu Anadolu ne oldu? "

    " Mustafa Kemal 19-Mayýs-1919 tarihinde Samsun'a çýktý. "

    " Bunu biliyorum. "
    " Türk Ordusu ve Mustafa Kemal bir buçuk yýl Sakarya Irmaðý doðusunda konuþlandý. Mustafa Kemal onlara savaþ öðretti. Türk Ordusu Mustafa Kemal önderliðinde ileri atýldýðýnda yunan askerleri þehirleri, köyleri yakarak kaçtý. Kurtuluþ Savaþý'ný kazanan Mustafa Kemal, Türkiye Cumhuriyeti'ni kurdu. Tarihe ismini altýn harflerle yazdýrdý. "
    " Mustafa Kemal adýný daha önce defalarca duymuþtum. Cumhuriyet yýllarýna ömrüm vefa etmedi. Þu an çok sevinçliyim ve çok mutluyum. "
    " Mustafa Kemal kurduðu Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk cumhurbaþkaný oldu. 10-Kasým-1938 'e kadar 15 yýl bu görevini devam ettirdi. 24 Kasým 1934 yýlýnda Atatürk soyadýný aldý. Artýk O Mustafa Kemal Atatürk'tü. "
    " Serdar, Atatürk hakkýnda kitaplar var mý burada? "
    " Evet var. "

    Atatürk kitaplarý reyonuna gittik ve Ömer Seyfettin'e kitaplarda yazýlanlarý okudum. Her iki dakikada bir Ömer Seyfettin tarafýndan, Atatürk ayakta alkýþlandý. Daha sonra birlikte Ömer Seyfettin kitaplarý reyonuna yöneldik. Ýki elime birer kitap aldým. Bakýn, dedim, bu kitapta Kaþaðý hikayeniz var. Bu kitapta da Kütük hikayeniz bulunuyor.

    Ömer Seyfettin: " Vay benim canlarým, ciðerlerim. Aradan 103 yýl geçmiþ ve hikayelerim unutulmamýþ. Bir yazar aradan 50 yýl geçmiþ ve hatýrlanýyorsa unutulmamýþ demektir. Artýk o yazar olmuþtur. Ey Serdar Yýldýrým, ben artýk yazar oldum mu? "
    " Evet oldunuz, hem de çok deðerli, unutulmaz bir yazar oldunuz. "
    " Yaþasýn, ben þimdi çok mutluyum. "
    Ömer Seyfettin tansiyon ve þeker hastasýydý. Atina'da 10 ay esir kaldý. Ýstanbul'a geldikten sonra tansiyon ilaçlarý kullanmaya baþladý ama þeker ilacý yoktu. 6 Mart 1920 yýlýnda aramýzdan ayrýldýktan 2 yýl sonra þeker ilacý icat edildi. Þu þeker ilacýný 4-5 yýl önce icat etseydiniz olmaz mýydý? Ömer Seyfettin size nice yeni hikayeler armaðan ederdi.

    SON

Sayfa 2/2 Ýlk ... 2

Konu Bilgileri

Bu Konuya Gözatan Kullanýcýlar

Þu an 3 kullanýcý var. (1 üye ve 2 konuk)

  1. rts22

Benzer Konular

  1. Türk Askeri Çanakkale'de - Serdar Yýldýrým
    Þiirler forum içinde, yazan Serdar Yýldýrým
    Yorum: 2
    Son Mesaj: 29.Eylül.2023, 21:02
  2. Atatürk'ün Gölgesi Yeter - Serdar Yýldýrým
    Þiirler forum içinde, yazan Serdar Yýldýrým
    Yorum: 1
    Son Mesaj: 16.Aðustos.2023, 00:36
  3. Ben Mustafa Kemal Olsaydým - Serdar Yýldýrým
    Þiirler forum içinde, yazan Serdar Yýldýrým
    Yorum: 1
    Son Mesaj: 07.Aðustos.2023, 23:43
  4. O Cesur Yürekte Yüzlerce Aslan Yatar - Serdar Yýldýrým
    Þiirler forum içinde, yazan Serdar Yýldýrým
    Yorum: 1
    Son Mesaj: 22.Temmuz.2023, 23:23
  5. Yýldýrým nasýl düþüyor
    Bunlarý Biliyormusunuz forum içinde, yazan kaptan-8
    Yorum: 0
    Son Mesaj: 05.Nisan.2014, 08:41

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajýnýzý Deðiþtirme Yetkiniz Yok
  •  

Giriþ

Facebook platformu Giriþ